Let's Get Lit

Üçüncü shot ile“bu benim şarkım!” diye bağırmak arasında, bar tezgahında aniden“şimdi harika hissediyorum, ama yarın kesinlikle utanacağım” aşamasına geçilir. Bu parça, sıvı glitter içindeki bir parti gibidir: karmaşık hiçbir şey yok, sadece ritim, neon ışıklar ve kolektif bir“ne olmuş, yarın pazartesi mi?” havası. Bu şarkı derin duygular ya da içe dönük düşüncelerle ilgili değil. Eller havada, yapış yapış zemin, saçma sapan danslar ve yabancılarla sarılmanın ve tavana doğru“ayayayay” diye bağırmanın tamamen normal olduğu anlarla ilgili. Çünkü, neden olmasın ki? Evet, biraz gürültülü, yer yer fazla ısrarcı, ama ne yapalım, tüm şarkılar hayatın soundtrack'i olmak için yaratılmamıştır. Bazıları sadece hatırlatmak için gereklidir: sadece eğlenmek de mümkündür. Sebep olmadan.