PARADISE

İlk başta her şey sıradan bir akşam gibi görünüyor - uzun, biraz sıkıcı, gelecekle ilgili düşüncelerimizin kafamızı kurcaladığı o huzursuzlukla. Ama müzik sesini yükseltir yükseltmez, aniden başka bir boyut açılıyor: orada yorgunluk ve endişe yok, sadece denizin sesi, hafif bir rüzgar ve mucizenin çoktan gerçekleştiği hissi var.

Her satır, gerçeklik ve hayallerin el ele tutuşup aynı sahneye çıktığı bir dans adımına benziyor. Burada katı bir mantık yok: ayaklarınızın altındaki zemini kaybedebilirsiniz, ama bunun yerine kalbinizin “burada ve şimdi” ritminde güvenle attığı anı yakalayabilirsiniz.

Ve tüm bunlar o kadar neşeli ve samimi geliyor ki, sanki evrenin kendisi alkış tutuyor, kırılgan ama parlak bir itirafı destekliyor: hava kahkahalarla dolduğunda, müzik sizi ileri çağırdığında ve tek doğru karar bu duyguya güvenmek olduğunda, bu tür anlar için yaşamaya değer.