Забирай

Aşk, deniz savaşı gibidir: sanki havai fişeklerle ateş ediliyor gibi görünür, ama aslında toplarla ateş ediliyor. Burada kırgınlığa yer yoktur, sadece dudaklarda hafif bir tuz tadı ve dalgaların hışırtısı vardır, ama bunlar yine de söylenen ve söylenmeyen her şeyi uzaklara sürükler. Parçalanmış kamaralar, yorgun gemiler, ama içlerinde bir yerlerde, dün “savaşta öldürülen” ama bugün yine yelken açan o hala yaşıyor.

Bu yolculukta zafer ya da yenilgi yok - sadece bir yol var. Bazen sakin, bazen fırtınalı, ama eller hala dümeni tutuyor. Ve gemi karaya doğru ilerliyor olsa da, bu sessizlikte kamaralardan veda değil, bir nefes alma sesi geliyor. Demek fırtına atlatıldı ve nefes alabiliriz.