Bile Bile

Buradaki acı dışa vurulmuyor - dibe çöküyor. Bir yudumla nefes arasında, "kal" ile "bırak" arasında bir yerde. Sözler, yorgun bir gülümsemeyle söylenir gibi geliyor: kurtuluşu artık beklemediğiniz ama yine de her ihtimale karşı onu istediğiniz o gülümseme. Müzik acele etmiyor - sanki bilerek omuzlarının ağırlığını hissetmen için zaman tanıyor. Her şey yavaş, yapışkan, son kavgadan sonraki gece gibi: Sanki her şey çözülmüş gibi ama kapı nedense henüz kapanmamış.